Kaçakçılık, bir ülkenin sınırları dâhilinde ya da ülkeler arasında sınırlar ihlal edilerek bir malın kanun dışı yollardan ticaretinin yapılması eylemine karşılık gelmektedir. Kaçakçılığın geçmişinin ekonomik ve ticari değere sahip bir malın vergilendirilmesi ile başladığı kabul edilmektedir. Ülkelerin coğrafi konumlarına, alınan tedbirlerin sıkılığına, gelişmişlik ve bilinç düzeyine bağlı olarak hemen her ülkede az ya da çok kaçakçılık hadiselerine rastlanmaktadır. Türkiye de kuruluşundan itibaren hem dâhilde hem de özellikle güney sınırlarında yoğun olmak üzere kaçakçılık sorunu ile uğraşmak zorunda kalmıştır. Çalışmamızda Birinci Dünya Savaşı’nın başladığı 1 Eylül 1939 tarihi ile savaşın bittiği 2 Eylül 1945 tarihine kadar Türkiye’de vuku bulan kaçakçılık hadiselerinden kesitler sunulması, kaçakçılık hadiselerine karşı yetkili makamlar tarafından nasıl bir mücadele verildiğini belirlemek amaçlanmıştır. Mezkûr dönemde çıkan gazetelerden temel kaynak olarak istifade edilmiştir
Smuggling refers to the act of illegally trading a commodity within the borders of a country or by violating the borders between countries. It is accepted that the history of smuggling begins with the taxation of a good with economic and commercial value. Depending on the geographical location of the countries, the strictness of the measures taken, the level of development and awareness, smuggling incidents are encountered more or less in almost every country. Since its establishment, Turkey has also had to deal with the problem of smuggling both internally and especially on its southern borders intensely. In our study, it is aimed to present fragments from the smuggling incidents that took place in Turkey from September 1, 1939, when the First World War began, to September 2, 1945, when the war ended and it is aimed to determine what kind of a struggle is given by the authorities against it. The newspapers published in the aforementioned period were used as the main source.