TANZİMAT SONRASINDA YAKOVA

Author :  

Year-Number: 2017-13
Language : null
Konu : Tarih

Abstract

Arnavutça’da Gjakovë, Sırpça’da Dakovica olarak ifade edilen Yakova, 1455 yılında Osmanlı hâkimiyeti altına geçmiştir. XV ve XVI. yüzyıllarda köy durumunda iken giderek büyümüş, kaza statüsüne yükselmiştir. Tanzimat döneminde Üsküp eyaleti ve Prizren vilayetine bağlı kaza olarak idare edilen Yakova, Kosova vilayeti kurulunca buraya dâhil edilmiş ve Osmanlı hâkimiyetinden çıkıncaya kadar bu statüsünü sürdürmüştür. Vilayetin batısında hassas bir noktada yer alan, kabile yapısının hâkim olduğu ve eğitim açısından fazla gelişmemiş olan kaza, XIX. yüzyılın ikinci yarısında Makedonya genelinde yaşanan asayiş probleminden büyük ölçüde etkilenmiştir. Bu çalışmada Yakova’nın Tanzimat sonrası durumu ele alınarak bölgedeki gelişmelerin kazaya etkileri değerlendirilmeye çalışılacaktır.

Keywords

Abstract

Djakova that is expressed as Gjakovë in Albanian, Dakovica in Serbian came under the Ottoman domination in 1455. Although its statue was rural during the 15th and 16th centuries it developed in time and became a sub-district. During the Tanzimat era, the sub-district was governed as the district of Skopje province and Prizren vilayet until the formation of Kosovo province it was attach to there and maintained this statue during the Ottoman government. Djakova which is on the west side of the province located at a fragile position. There is a tribal structure and a poor education system in Djakova largely affected from the security problems of Macedonia in the second half of the 19th century. In this paper the circumstance of Djakova after the Tanzimat and the effects of the regional developments on this sub-district will be discussed.

Keywords


  • . Has kolundaki ormandan bol miktarda çam ve meşe kerestesi elde edilirdi . Kazanın Raka, Has, Malisya kollarından ziraata en uygun olanı Raka idi. Burada arazi genellikle düz ovalardan oluştuğundan verimliydi ve bol miktarda elma, armut ve erik yetişirdi. Has kolu arazisinin yarıdan fazlası ise tepe ve taşlık, kalanı kumluk olduğundan bereketsizdi. Malisya kısmında da az bir bölümde ziraat yapılabilirdi. Kalan yerleri dağ ve taşlıktı. Kazada arpa, buğday, yulaf, çavdar, mısır, lahana, fasulye gibi ürünler yetişmekteydi. Halkın % 20’si ırgatlık, % 30’u ortakçılık yapar, % 50’si de kendi arazisini ekerek geçimlerini sağlardı. Kaza genelinde dört beş köyde ihtiyacı karşılayabilecek miktarda ürün elde edilen bağlar vardı Yakovalılar, meraları bol olduğundan çok miktarda koyun, keçi gibi ehil hayvanlar beslerlerdi . Malisya halkı geçimlerini bunlardan alınan yağ, peynir ve yapağıdan sağlamaktaydı Kazada çeşitli yünlerden aba, ipek dokumalar, ipekli çarşaf ve gömlek bezleri imal edilirdi. Ayrıca gümüşten yapılan sigara kutuları, kahve takımı, şamdan, ayna gibi eşyalar sipariş edilirdi. Eski usulde her türlü silah ve hatta sipariş üzerine yeni usulde tüfek, revolver vb. yapılırdı . Prizren gibi Yakova’nın da usta zanaatkârları metal ve telkâri işçiliğinde ve -çoğu Sırbistan’a ihraç edilen- silah yapımında bütün Balkanlarda tanınmaktaydılar . Ziraattan çok ticarete rağbet eden kaza halkı geçimlerini sağlamak için dükkâncılık, hancılık vs. yapmak üzere uzak diyarlara da giderlerdi. Kasabada ayrıca terzilik, kazazlık (ipekçi) ve debbağlık (dericilik) ile uğraşanlar bulunuyordu. Terziler, çeşitli kalitede hazırladıkları elbiseleri bölgelerinde sarf ettikleri gibi çevre kasabalara da götürerek satarlardı. Kazazlar yaptıkları simli kese, gaytan şerit, düğme, iplik, ibrişim bükme gibi ürünleri, debbağ ve saraçlar da yaptıkları yemeni ve pabuç gibi eşyaları kaza Ahmed Şerif, s. 9; Şemseddin Sami, s. 4786. KVS, H. 1304, s. 236. PVS., H. 1291, s. 77-78. KVS., H. 1314, s. 597-598. Şemseddin Sami, s. 4787. KVS., H. 1314, s. 598. PVS., H. 1290, s. 118; KVS., H. 1300, s. 172; PVS., H. 1291, s. 79. Malcolm, s. 237. Saraç, meşin ve sahtiyandan at ve araba koşumları, eyer vs. yapan ve bunları sırma ve ipek işlemelerle süsleyen sanatkârlar için kullanılan terimdir. (Mehmet Ali Ünal, Paradigma Osmanlı Tarih Sözlüğü, İstanbul 2011, s. 593). içerisinde ve dışarıda satarak gelirinden istifade ederlerdi. Köylüler alış veriş için kendi kazaları dışında İpek ve Prizren’e de giderlerdi . XVIII. yüzyılda Yakova’da 60 tabakhane vardı Selanik-Üsküp, Üsküp-Mitroviçe tren yolunun açılması ticaretin gelişmesinde etkili olmuş, ticaret gelişince kasabada Süleyman Efendi Camii civarında büyük zanaatçılar çarşısı kurulmuş ve Yakova o dönemde Kosova bölgesinde önemli bir ticaret merkezi olmuştu . Bu bakımdan Yakova ile Prizren arasındaki şosenin tamamlanması önemli görülmüş ve inşası için 12.000 lira gönderilmişti . Yakova’dan gerek İpek’e ve gerekse Prizren’e her türlü askerî harekât için uygun yollar bulunmaktaydı. Ayrıca İpek’e ve Prizren’e birer telgraf hattı vardı . İpek-Yakova arasındaki hat 2 Ağustos 1892 tarihinde tamamlanarak haberleşmeye açılmıştır . İpek’ten Yakova’ya gönderilen posta evrakı Mitroviçe-Firzovik yoluyla sevk edildiğinden İpek’ten Yakova’ya ulaşması en az bir haftayı buluyordu. Bu sebeple 1905 yılının ilk aylarında Avusturya ve Rusya’nın Prizren konsolosları İpek ile Yakova arasında haftada üç kez olmak üzere bir süvari postasının tesisini istemişlerdir. Ancak bu iki kaza arasında bir süvari postası kurulması halinde elde edilecek gelirin, sürücüye verilmesi gereken aylık 400 kuruş masrafı karşılayamayacağı anlaşılmıştır Nüfus ve Eğitim Durumu Yakova kazasının 1873-74 yılı nüfusu 12.553 Müslüman, 2.757 gayrimüslim olmak üzere 15.310’dur . 1882-83 yılında 8.868 Müslüman, 1.630 gayrimüslimden oluşan nüfusun azaldığı anlaşılmaktadır ki nüfus 10.498’e düşmüştür

  • . Yakova kazasında 1903-04 yıllarına kadar biri 1876-77, diğer ikisi 1897-98 yıllarında olmak üzere 3 iptidai mektebi açılmıştır. Bu okulların 1’i merkezde, diğer 2’si köylerdedir . Kazada bir KVS, H. 1311, s. 22-223. Kemal H. Karpat, Osmanlı Nüfusu 1830-1914, İstanbul 2010, s. 296-297. KVS, H. 1314, s. 596. Kazanın 1900 yılı nüfusuna ilişkin Bartl tarafından verilen rakamlar oldukça abartılıdır. Buna göre Yakova’nın zikredilen yıldaki nüfusu 67.500’dür. Nüfusun Çoğunluğu Müslüman Arnavut olmak üzere 8-10 bini kaza merkezindedir. Bartl, s.99. BOA, İ.MVL., Nr. 574/25774, 23 Şevval 1283/28 Şubat 1867. BOA, Meclis-i Vâlâ (MVL.), Nr. 930/14. MVS., H. 1292, s. 51, 102-104. KVS., H. 1311, s. 226-227. Salname-i Nezaret-i Maarif-i Umumiye, H. 1321, s. 635-636; KVS, H. 1314, s. 593. Yeni Asır, Nr. 383, 18 Muharrem 1317/29 Mayıs 1899, s. 3. Salname-i Nezaret-i Maarif-i Umumiye, 1321, s. 649.

  • . 1862 yılında da Yakova köylülerinin hiçbir vergi vermemesi üzerine hükümet bölgeye 15 taburluk kuvvet göndermek durumunda kalmıştır. Fakat malisörler bu kuvvetleri dağıtmışlardır merkez olmak üzere Batı Kosova’da görülen isyan, yeni vergiler ve yöre halkını silahsızlandırmaya yönelik girişimlere karşı çıkarılmıştır . Arnavutlar için silah kutsaldı ve hiçbir şekilde teslim edilmezdi. Bu açıdan bakıldığında bölgede çıkan ayaklanmalar sonrasında silah toplanmaya kalkışılması Tanzimat idarecilerinin hatalı uygulamalarından biri olarak görülmüştür. Yakova’da yakılan uzun bir türküde yer alan; “Thot nizami: ” -Me :lan’ armët ! Salname-i Nezaret-i Maarif-i Umumiye, H. 1316, s. 1142. Necip P. Alpan, Prizren Birliği ve Arnavutlar, Ankara 1978, s. 27. BOA, Sadaret Mektubi Kalemi Mühime (A.MKT.MHM.), Nr. 1/97, 22 Muharrem 1262/20 Ocak 1846. BOA, Sadaret Mektubi Kalemi Evrakı (A.MKT.), Nr. 119/91, 6 Cemâziyelevvel 1264/10 Nisan 1848; İrade Dahiliye (İ. DH.), Nr. 241/14673, 1267. Mucize Ünlü, Kosova Vilayeti, Ankara 2014, s. 313. BOA, İ.DH., Nr. 239/14493, 6 Cemâziyelevvel 1267/9 Mart 1851. Sokol Berisha, “Kryengrıtjet Popullore Ne Malesıne E Gjakoves Gjate Vıteve 1840-1870”, Konferenca Kombetare E Studımeve Per Lıdhjen Shkıptare The Prızrenıt, C. 2, Tırane 1970, s. 20-22. Un’i mjeri si dot ‘ rrnoj ?.. Gjakoves të m’i shkoj nami? Për nji shpirt vehten s’e marroj !.. “(Devlet: -Silahlar teslim edilmelidir” diyor. “-Zavallı ben nasıl yaşarım ?” Yakova’nın şan ve şerefi ne olur sonra! -Bir can için kendime “deli” dedirtemem ben !) ifadeleri, silaha yükledikleri anlamı göstermesi bakımından dikkat çekicidir. Yakova’da asayiş sorununu gidermek için yapılan çalışmalar 1860’lı yıllarda da sürdürülmüştür. 1863 yılı sonlarında eşkıyalığı önlemek ve asayişi sağlamak düşüncesiyle karakollar inşasına dair irade çıkmış , daha sonraki yıllarda da kaza askerî açıdan güçlendirilmeye çalışılmıştır. Piriştine livası 3. Taburu Yakova’dadır . 1886-87 yıllarında Yakova kasabasında bir tabur asker alacak bir kışla ile kasabanın batısında bir istihkâm Asayişi ihlal eden olayların yatıştırılması için bölgeye zaman zaman nüfuzlu kişiler ya da çeşitli heyetler gönderilmiştir. Bunların nasihatleri bölge halkı üzerinde kısmen etkili olsa da Yakovalılar ıslahata engel olmaya devam etmişler, zaman zaman hükümetle pazarlığa girmişler, belirttikleri kişilerin idare meclisi azası ve zaptiye olarak istihdamları için teminat istemişler, aksi takdirde postanın geçişine ve tellerin tamirine engel olacaklarını bildirmişlerdir. Vilayet ve liva idaresinin aldığı tedbirler netice vermeyince talep edilen hususlar değerlendirilmek durumunda kalınmıştır . Buna rağmen Eylül 1891’de İpek ve Yakova kazalarında yine vergi muhalefetiyle karşılaşılmıştır. Bu kazalarda bazı kişiler hükümetin emirlerine uymayarak tekâlîf-i emîriyye ödememişler ve halkı göçe zorlayıcı saldırılarda bulunmuşlardır. İpek mutasarrıfı Ömer Paşa İpek’te bulunan 4 bölük askerin bu kişiler üzerine sevk edilmesi için izin istemişse de talebi kabul edilmemiş ve kendisine bu kazalarda vergilerin asker sevk edilerek tahsilinin bölgenin durumuna uygun olmadığı bildirilmiştir Alınan tedbirlere ve merkezi ve yerel idarenin bütün gayretlerine rağmen Yakova’da asayişin sağlanmasını güçleştiren birçok unsur vardı. Bunlardan biri kan gütme Alpan, s. 30. BOA, İ.MVL., Nr. 508/22935, 17 Cemâziyelevvel 1280/30 Ekim 1863. Tüccarzâde İbrahim Hilmi, Memalik-i Osmaniye Cep Atlası, İstanbul 1333, s. 46; KVS., H. 1314, s. 146. KV.S, H. 1304, s. 79, 235. BOA, DH.MKT., Nr. 1853/66, 22 Zilhicce 1308/29 Temmuz 1891. Ünlü, Kosova Vilayeti, s. 277.

  • . Bu uyarıların da etkisiyle Yakova’da 1898 yılı başında iki yüz kadar kişi tarafından çıkarılan olaylar hemen bertaraf edilmiştir. Ancak olaylar yine de Avrupa gazetelerinde önemli bir mesele olarak yansıtılmıştır Yakova’daki kabile yapısı da asayişin sağlanmasını güçleştirmiştir. 1893 yılında Karasinikli kabilesinin nümayişleri başlayınca bir süre sonra diğer kabileler de harekete geçmek istemişlerdir. Müttefik olan Gaş, Berişa ve Şale kabilelerinin 3.000, Karasinikli’nin ise Yakova’da 500, İpek kazasında 300 hanesi vardır. Bu kabilelerin serkeşane hareketlerini önlemek için bölgeye askerî kuvvet gönderilmesi, ayrıca Bişri Bey ve Hacı Zeynel Efendi gibi kişilerin kabileleri barıştırmaya gayret etmeleri yönünde çalışma başlatılmıştır Benzer olaylar kazada ileriki yıllarda da görülmüş özellikle 1903 yılı başında çıkan olayların büyümesinden büyük endişe duyulmuştur . Nitekim İstenik bayraktarları, Podrime reisleri ve köylerin ileri gelenleri Prizren ve İpek kasabasının ileri gelenlerini de cebren yanlarına alarak Luma’da toplanmışlar ve besa akdetmek için Dirin kenarına gelmişlerdir. Su kenarında besa akdedilmesinin sebebi Arnavut adetlerince besanın akdi sırasında suya atılan taşlar sudan çıkmadığı gibi besanın bozulmayacağına inanılmasıdır. 18 Ocak sabahı yaptıkları besaları; ellerindeki silahı vermemek, polis ve adlî görevlileri kabul etmemek, Hıristiyanlardan zabtiye yazdırmamak ve Latin ve Sırplara kilise yaptırmamak maddelerinden ibarettir. Bir süre sonra Yeni Pazar, Mitroviçe, Vulçitrin ve Piriştine’nin bazı köylerinde halk ıslahat aleyhinde İpek ve Yakova ile beraber olduklarına BOA, Y.MTV., Nr. 256/95, 14 Şubat 1319/27 Şubat 1904. BOA, Hariciye Siyasi (HR.SYS.), Nr. 126/70, 19 Haziran 1295/1 Temmuz 1879; İ.DH., Nr.1150/89609, 16 Zilhicce 1306/13 Ağustos 1889. Yeni Asır, Nr. 242, 13 Şaban 1315/7 Ocak 1898, s. 3. BOA, Yıldız Perakende Evrakı Umumi (Y.PRK.UM.), Nr. 27/75, 27 Zilhicce 1310/12 Temmuz 1893. BOA, Teftişat-ı Rumeli Evrakı Jandarma Müşiriyet ve Kumanda (TFR.1.AS.), Nr. 3/208, 29 Kanûn-ı Evvel 1318/11 Ocak 1903. Besa, Arnavutlarda sözlü geleneğin etkisiyle ortaya çıkmış ve şekillenmiş, toplumsal sözleşme görevini yerine getiren yemin anlamına gelmektedir. Bilgin Çelik, “Geleneksel Yapı ile Modernite Arasındaki Gerilime Bir Örnek: Arnavutluk’ta Kan Davaları ve II. Meşrutiyet Döneminde Soruna Çözüm Arayışları”, Studies Of The Ottoman Domain, C. 4, S. 7, Ağustos 2014, s. 25. dair gizlice kâğıtlar mühürlemişlerdir . Yakova’daki paşalara, beylere ve bazı ulemaya ıslahat kararlarının İslâm dinine uygun ve Müslümanların yararına olduğunu anlatmak üzere Piriştine, Prizren, İpek ve Üsküp’ten Arnavut ileri gelenlerinin gönderilmeleri bildirilmiştir . Nasihatleri dinlemeyenler hakkında gerekli muamele yapılıncaya kadar diğer bölgeler halkının Yakovalılarla birleşmemelerine vurgu yapılmıştır Yakova’ya gönderilen heyet, buradaki ulema ve önde gelen müderrisler ile görüşmüşse de İpek ve Yakova ulema ve reisleri önceden aralarında besa yaptıklarını ve bu doğrultuda kararlaştırılan ıslahatı kabul edemeyeceklerini bildirmişlerdir . Mitroviçe fırka kumandanı Şemsi Paşa’nın, bölgenin ıslahı ve asayişin temini için 6 tabur ve 1 top gönderilmesi talebine hükümet müsaade etmemiştir. Sonrasında asayişi sağlamak daha da güçleşmiştir. Çünkü bütün kabileler ittifak edip besalaşmışlar ve Yakova, olayların merkezi durumuna gelmiştir . Arnavutluk’taki olayların giderek büyümesi ve Yakova’da 25 Arnavut liderin tutuklanmasından sonra kazada Müsalaha-i Dem Komisyonu teşkil edilmiş ve burada öldürme ve yaralama ile ilgili birçok dava görülerek taraflar barıştırılmıştır . Bu komisyonların müddeti sona erdiğinde bölgede kan davaları hala çok olduğundan Raka ve Malisya reisleri ve birçok kişi komisyon müddetinin uzatılmasını talep etmişlerdir Kosova vilayet yönetimi, 1904 yılı başlarında Yakova ve çevresindeki asayiş sorununun temelden çözülmesi için bir tedbir olmak üzere hükümetten Bunik köyünün nahiye merkezi yapılarak bir tabur asker yerleştirilmesi ve bu taburun idaresinin muktedir bir binbaşıya verilmesini istemiştir. Bunik köyü, Yakova ve çevresindeki eşkıyanın toplanma merkezi durumunda olduğundan burada bir nahiye oluşturulması halinde eşkıyanın toplanmasını önleyecek hâkim bir nokta elde bulunacak ve halk eşkıya saldırısından korunacaktır. Ancak malî durum yeni bir teşkilat için masraf yapmaya müsait olmadığından hükümet, Kosova yöneticilerine vilayet dâhilinde lağvedilecek önemsiz bir BOA, TFR.1.AS., Nr. 3/208, 3 Kanûn-ı Sânî 1318/16 Şubat 1903. BOA, YA-HUS., Nr. 440/45, 8 Kanûn-ı Sânî 1318/21 Ocak 1903. BOA, TFR.1.AS., Nr. 3/208, 21 Kanûn-ı Sânî 1318/3 Şubat 1903. BOA, Rumeli Müfettişliği Kosova Evrakı (TFR.1.KV.), Nr. 8/710, 22 Kanûn-ı Sânî 1318/4 Şubat 1903. BOA, TFR.1.AS., Nr. 3/208, 10 Mart 1319/23 Mart 1903. The New York Times, 6 Mayıs 1903, query.nytimes.com/mem/archivefree/pdf?res=9E0DE5DD1339E333A25755CDA9639C946297D6CF Müsalaha-i Dem Komisyonları, kan davalılarını uzlaştırmak, barıştırmak amacıyla oluşturulan komisyonlardır. Çelik, s. 18. BOA, YA-HUS., Nr. 450/44, 20 Rebiülevvel 1321/16 Haziran 1903. BOA, TFR.1.KV., Nr. 25/2404, 1 Temmuz 1319/14 Temmuz 1903.

  • Alınan bütün önlemlere rağmen kazada benzer olaylar daha sonraki yıllarda da giderek artmış ve hükümetin nüfuzunu zayıflatma yönünde tehdit oluşturmaya devam etmiştir. Bazı tüccarlar, eşkıyanın saldırılarından kurtulabilmek için firar etmişlerdir 1909 yılındaki yazışmalarda Yakova ve İpek bölgelerinin hassasiyetine binaen ıslahatın tedricen yapılması ve Arnavutların ürkütülmemesi vurgusu dikkat çekmektedir. Liva yöneticilerine göre, İpek ve Yakova’da nüfus, emlak ve arazi tahriri ve askere alma muamelesinin gerçekleştirilmesi ve alınacak askerlerin Rumeli haricinde istihdamı oralarda hükümet otoritesinin yeniden tesisini sağlayacaktır. Nitekim alınan tedbirler neticesinde İpek’te nüfus tahriri, vergi tahsili ve asker celp ve sevki mümkün olmuştur. Yakovalılar kadınlarla birlikte nüfus tahririne razı olmuşlar, büyük paralara satın aldıkları beylik BOA, DH.MKT., Nr. 837/39, 27 Zilhicce 1321/15 Mart 1904. Nuray Bozbora, Osmanlı Yönetiminde Arnavutluk Arnavut Ulusçuluğunun Gelişimi, İstanbul 1997, s. 243. BOA, Y.MTV., Nr. 297/13, 2 Nisan 1323/15 Nisan 1907.

  • . 1912 yılı Nisan BOA, Babıali Evrak Odası (BEO), Nr. 3577/268271, 12 Cemâziyelevvel 1327/1 Haziran 1909; TFR.1.KV., Nr. 221/22074, 12 Cemâziyelevvel 1327/1 Haziran 1909. The New York Times, 5 Mayıs 1910, query.nytimes.com/mem/archivefree/pdf?res=9B03E2DD1530E233A25756C0A9639C946196D6CF. Prizren Birliği sürecinde de benzer olaylar yaşanmıştır. Birlik dağıtılınca Arnavut Birliği’nin merkezi Yakova’ya nakledilmiş ve malisör reisleri burada son defa toplanarak savunma durumunu gözden geçirmişlerdir. Ancak Osmanlı kuvvetleri Mayıs 1881’de Yakova’yı kuşatmışlar, malisörlerin yaşadığı yüksek kısımlara ulaşılamamakla birlikte olaylara öncülük eden birçok kişi imparatorluğun çeşitli bölgelerine sürülmüştür. Buna rağmen Yakova, Luma, Mat, Debre ve diğer dağlık yerlerin malisörleri 1885 yılına kadar Osmanlı idaresini kabul etmemişler, Osmanlı Devleti’ne vergi ve asker vermeyerek yalnız Arnavut Prizren Birliği’nin hükümetini tanımışlardır. Skender Rızaj, “Mithat Paşa’nın Rumeli’de Vilayetler Kurulmasındaki Rolü”, s. 68. ayında Kuzey Arnavutluk’ta başlayan ayaklanma Mayıs ve Haziran aylarında Yakova’ya da sıçramıştır. Olaylar bölge Osmanlı idaresinden çıkıncaya kadar sürmüştür. Makedonya’daki diğer bölgeler gibi Yakova da Balkan Savaşlarıyla Osmanlı hâkimiyetinden çıkmış, II. Balkan Savaşı sonunda imzalanan Bükreş Antlaşması ile Karadağ sınırları içinde kalmıştır Sonuç Osmanlı hâkimiyetine alındıktan kısa bir süre sonra kaza olarak teşkil edilen ve bu statüsünü XIX. yüzyılda da sürdüren Yakova, yüzyılın son çeyreğinde Kosova vilayetine bağlanmıştır. Bu tarihlerde 12.000 civarında nüfusa sahip olan kaza gerek konumu gerekse toplumsal yapısı itibarıyla hassas bir noktadadır. Dolayısıyla Tanzimat reformlarına karşı tepkiler ve o dönemde bütün Makedonya’yı saran asayiş problemi bu bölgede de etkili bir şekilde kendini göstermiştir. Eğitim açısından iyi bir durumda olmayan kazada yöneticilerin enerjilerini büyük oranda güvenlik ve düzeni sağlamak için sarf ettikleri, eğitim ve bayındırlık hizmetlerinin arka planda kaldığı anlaşılmaktadır. Nitekim 1840’lı yıllarda Tanzimat uygulamalarına tepki olarak başlayan isyanlar belli aralıklarla bölge Osmanlı hâkimiyetinden çıkıncaya kadar sürmüştür. Osmanlı yönetimi bu süreçte bazen nasihat, bazen uyarı, bazen de askerî kuvvet kullanarak asayişi sağlamaya çalışmışsa da tam anlamıyla sonuç alması mümkün olmamış, bu problem kazanın gelişimine engel teşkil edecek bir mahiyet arz etmiştir. Leon Troçki, Balkan Savaşları, İstanbul 1995, s. 420.

  • KAYNAKÇA Başbakanlık Osmanlı Arşivi: Bâb-ı Âlî Evrak Odası (BEO.) Dâhiliye Nezareti İdare (DH.İD.) Dâhiliye Nezareti Mektûbî Kalemi (DH.MKT.) Hariciye Siyasi (HR.SYS.) Hariciye Tercüme Odası (HR.TO.) Hatt-ı Hümayun (HAT.) İrade Dâhiliye (İ.DH.) İrade Meclis-i Vâlâ (İ.MVL.) Meclis-i Vâlâ (MVL.) Meclis-i Vükela Mazbataları (MV.) Rumeli Müfettişliği Kosova Evrakı (TFR.1.KV.) Sadaret Âmedî Kalemi Evrakı (A.AMD.) Sadaret Mektûbî Kalemi Evrakı (A.MKT.) Sadaret Mektûbî Kalemi Mühimme (A.MKT.MHM.) Şûrâ-yı Devlet (ŞD.) Teftîşât-ı Rumeli Evrakı Jandarma Müşiriyet ve Kumanda (TFR.1.AS.) Yıldız Mütenevvi Mâ’rûzât Evrakı (Y.MTV.) Yıldız Perakende Evrakı Başkitabet Mâ’rûzâtı (Y.PRK.BŞK.) Yıldız Perakende Evrakı Posta Telgraf Nezareti Mâ’rûzâtı (Y.PRK.PT.) Yıldız Perakende Evrakı Umumi (Y.PRK.UM.) Yıldız Sadaret Hususi Evrakı (YA-HUS.) Süreli Yayınlar: Düstur, Tertib-i Sani, C. 2, Dersaadet 1330. Rumeli. The New York Times. Yeni Asır. Salnameler: Kosova Vilayeti Salnamesi, H. 1296, H. 1300, H. 1304, H. 1311, H. 1314. Manastır Vilayeti Salnamesi, H. 1292, H. 1293. Prizren Vilayeti Salnamesi, H. 1290, H. 1291. Salname-i Devlet-i Aliyye-yi Osmaniye, H. 1266, H. 1271, H. 1306, H. 1307, H. 1314, M. 1328. Salname-i Nezaret-i Maarif-i Umumiye, H. 1316, H. 1321. Matbu Eserler-Yayınlanmış Vesikalar: Şemseddin Sami, “Yakova”, Kâmûsü’l-Alâm, C. 4, İstanbul 1316. Tüccarzâde İbrahim Hilmi, Memalik-i Osmaniye Cep Atlası, İstanbul 1333. TC. Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı, Osmanlı Arşiv Belgelerinde Kosova Vilayeti, İstanbul 2007. Tetkik Eserler-Makaleler: Ahmed Şerif, Arnavutluk’da, Suriye’de, Trablusgarb’de Tanin, Haz: Mehmed Çetin Börekçi, C. 2, Ankara 1999. Alpan, Necip P.; Prizren Birliği ve Arnavutlar, Ankara 1978. Aydın, Mahir; Osmanlı Eyaletinden Üçüncü Bulgar Çarlığına, İstanbul 1996. Bartl, Peter; Milli Bağımsızlık Hareketleri Esnasında Arnavutluk Müslümanları (1878-1912), Çev: Ali Taner, İstanbul 1998. Berisha, Sokol; “Kryengrıtjet Popullore Ne Malesıne E Gjakoves Gjate Vıteve 18401870” Konferenca Kombetare E Studımeve Per Lıdhjen Shkıptare The Prızrenıt, C. 2, Tırane 1970, s. 20-23. Bozbora, Nuray; Osmanlı Yönetiminde Arnavutluk Arnavut Ulusçuluğunun Gelişimi, İstanbul 1997. Çelik, Bilgin; “Geleneksel Yapı ile Modernite Arasındaki Gerilime Bir Örnek: Arnavutluk’ta Kan Davaları ve II. Meşrutiyet Döneminde Soruna Çözüm Arayışları”, Studies Of The Ottoman Domain, C. 4, S. 7, Ağustos 2014, s. 18Elsie, Robert; “Albanian Literature in the Moslem Tradition: Eighteenth and Early Nineteenth Century Albanian Writing in Arabic Scrıpt”, Oriens, Vol. 33, 1992, pp. 287-306. Erken, İlkay; İşkodra Vilayetinin İdari ve Sosyal Yapısı (1876-1912), Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Samsun 2014. Karpat, Kemal H.; Osmanlı Nüfusu 1830-1914, İstanbul 2010. Malcolm, Noel; Kosova Balkanları Anlamak İçin, İstanbul 1999. Rahimi, Shukrı; Vılajeti I Kosoves (Me 1878-1912), Prishtıne 1969. Rizaj, Skender; “Mithat Paşa’nın Rumeli’de Vilayetler Kurulmasındaki Rolü”, Uluslararası Mithat Paşa Semineri Bildiriler ve Tartışmalar Edirne, 8-10 Mayıs 1984, Ankara 1986, s. 59-69. Şentürk, M. Hüdai; Osmanlı Devleti’nde Bulgar Meselesi (1850-1875), Ankara 1992. Troçki, Leon; Balkan Savaşları, İstanbul 1995. Ünal, Mehmet Ali; Paradigma Osmanlı Tarih Sözlüğü, İstanbul 2011. Ünlü, Mucize; Manastır Vilayeti’nin İdari ve Sosyal Yapısı (1873-1912), Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Samsun 1996. Ünlü, Mucize; Kosova Vilayeti, Ankara 2014. Vırmıça, Raif; Kosova Hamamları, Ankara 2002.

                                                                                                                                                                                                        
  • Article Statistics